17 Nisan 2025 Perşembe

BİR ADIM ATMADAN ÖNCE


DÜNYA İÇİMİZDE TAŞIDIĞIMIZ AYNADIR

Bir Adım Atmadan Önce

Hayatta bazen yeni bir yolun başında dururuz. Kalbimiz heyecanla çarparken aklımızda sorular dolaşır: "Bu insanlar bana iyi davranacak mı?", "Başarabilecek miyim?", "Ya yine hayal kırıklığı yaşarsam?"
Oysa çoğu zaman gerçek cevap dış dünyada değil, kendi kalbimizin derinliklerindedir.

Şehrin Kapısındaki Bilgelik

Günün ilk ışıklarıyla doğunun sıcak topraklarında, küçük bir şehrin kapısında yaşlı bir çoban ve genç çırağı oturuyordu. Çoban bir yandan koyun sürüsünü gözlüyor, bir yandan ördüğü süveterin ilmeklerine sabrını işliyordu.
Yaşlı çobanın sözleri, yılların tecrübesiyle ağırlaşıyor, o toprakların sessiz bilgeliğini taşıyordu.

Korkuyla Gelen Adam

Bir gün bir adam geldi. Yüzünde kaygı, içinde belirsizlik taşıyordu. Şehrin kapısında durdu ve yaşlı çobana yaklaştı:

"Bu şehirde insanlar nasıldır? Yerleşip bir iş kurmak istiyorum ama korkuyorum."

Çoban yavaşça sordu:

"Geldiğin şehirdeki insanlar nasıldı?"

Adam başını eğdi:

"Beni hep hayal kırıklığına uğrattılar. Dostluk, güven diye bir şey yoktu."

Çoban derin bir nefes alıp cevapladı:

"Üzgünüm yabancı, bu şehrin insanları da aynı. En iyisi başka yere git."

Umutla Gelen Adam

Birkaç gün sonra başka bir ziyaretçi geldi. O da şehrin kapısında durdu ve çobana sordu:

"Bu şehirde insanlar nasıl? Buraya yerleşmeyi düşünüyorum."

Çoban aynı soruyu sordu:

"Geldiğin şehirdeki insanlar nasıldı?"

Adam gülümsedi:

"Onları çok seviyorum. Cömert, güvenilir, sevgi dolu insanlardı. Ayrılmak çok zor oldu."

Yaşlı çoban başını salladı:

"Şanslısın yabancı! Çünkü bu şehrin insanları da aynı."

Aynayı Nerede Tutarız?

Çırağı bu farklı cevaplar karşısında şaşkına döndü:

"Usta, şehrin insanları bir haftada nasıl değişti?"

Çoban gözlerini uzaklara dikti:

"Oğlum," dedi, "değişen şehir değil, insanın iç dünyasıdır. Dünya, içimizde taşıdığımız duyguların aynasıdır."

Gerçekten de, insan, içinde neyi büyütürse dış dünyada onu bulur. Korku taşıyan korkuyu, sevgi taşıyan sevgiyi çağırır.

Türkiye Yüzyılı’na Yansıyan Bir Gerçek

Bugün bizler de yeni bir yüzyılın kapısındayız: Türkiye Yüzyılı.
Bu yeni çağ, bireyin iç dünyasının güzelleştirilmesiyle toplumun geleceğinin şekilleneceğini savunuyor. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli, bilgiyle donanmış, karakteri sağlam, umudu ve sevgiyi içinde taşıyan bireyler yetiştirmeyi amaçlıyor.
Çünkü biliyoruz ki; güçlü bir toplum, önce bireyin kalbinde başlar.

Günümüzde de aynı gerçek karşımızda duruyor: Sosyal medyada, okulda, işte...
İçinde iyilik arayan bir genç, dijital dünyada da, gerçek hayatta da iyiliği çoğaltır.
İçinde sevgi taşıyan bir öğretmen, bir sınıf dolusu çocuğun hayatına dokunur.
İçinde umut taşıyan bir girişimci, yalnızca kendine değil, topluma da yeni yollar açar.

Küçük Bir Hatırlatma

"İyilikle bakan göz, güzellikleri her yerde görür."

Kalbimizde sevgi, güven ve umut taşırsak, hayat da bize en güzel yüzünü gösterir.

Unutmayalım:
Yeni yüzyılda kapısını çaldığımız dünya, aslında içimizde taşıdığımız dünyanın bir yansımasıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder