BİR MİLLETİN YENİDEN BAŞLAMA
CESARETİ
‘19 Mayıs’
Bazen bir sabah uyanırsın ve bir şeyin değişeceğini hissedersin. Hani
içinden tarifsiz bir umut doğar ya… İşte 19 Mayıs 1919 sabahı da milletimiz
için öyle bir sabahtı. Gri gökyüzünün ardından doğan bir güneş gibi, Samsun’a
çıkan bir adamla başladı her şey: Mustafa Kemal Atatürk.
Şimdi düşünüyorum da, Atatürk bu yolculuğu başlattığında belki yanında
büyük bir ordu yoktu. Ama taşıdığı inanç, bir milletin yeniden ayağa kalkmasına
yetecek kadar büyüktü. Çünkü o, milletin en büyük gücünün gençlik olduğunu
biliyordu. İşte bu yüzden, 19 Mayıs’ı gençliğe emanet etti. Bize… Bana, sana,
hepimize…
Bir öğretmenimiz geçen gün derste şöyle dedi: “Türkiye Yüzyılı Maarif
Modeli, sadece derslerde başarılı bireyler değil; değerli, erdemli ve kendini
bilen insanlar yetiştirmeyi amaçlar.” O an kafamda bir ışık yandı. Evet ya, biz
sadece bilgiyle değil, değerle, inançla, iyilikle de büyümeliyiz. Çünkü biz
yalnızca sınavlara değil, hayata hazırlanıyoruz.
19 Mayıs’ı sadece bir tören olarak görmemek gerekiyor. Bu gün aslında bize
şunu hatırlatıyor: Gelecek biziz! Bizim hayallerimiz, bizim gayretimiz, bizim
kalbimiz… “Kendini bilen insan” diyor Maarif Modeli. Yani hem aklını
kullanabilen, hem de kalbinin sesini duyan biri. Sporla bedenini, kitapla
zihnini, dostlukla ruhunu besleyen bir gençlik… İşte bu yüzden, bu bayram
sadece bir kutlama değil; aynı zamanda bir sorumluluk.
Belki sen de zaman zaman “Ben bu ülke için ne yapabilirim ki?” diye
düşünüyorsundur. Ama unutma, Atatürk de bir kişiyle başladı. Bir adım attı ve
arkasından koca bir millet yürüdü. Sen de bugün bir kitap açtığında, bir
arkadaşına iyilik yaptığında, bir sorunun cevabını merak edip araştırdığında
aslında bu ülkenin geleceğine ışık yakıyorsun.
İşte tam burada Maarif Modeli bize diyor ki: “Her çocuk bir cevherdir.
Asıl mesele, o cevheri fark edebilmek ve işleyebilmektir.” Yani hepimizin
içinde bir güç var. Belki şiir yazıyorsun, belki resim yapıyorsun, belki futbol
oynuyorsun… Her bir yetenek, bu ülkenin yarınına açılan bir pencere.
19 Mayıs, sadece bir tarih değil; bir anlam, bir duruş, bir yöneliştir. Ve
bugün o bayramı kutlayan biz gençler, aslında Atatürk’ün bize duyduğu güvene
cevap veriyoruz: “Biz buradayız! Gelecek için hazırız. Hem bilgiliyiz hem
vicdanlıyız. Hem düşünürüz hem hissederiz.”
Ve belki de en önemlisi şu: Hayal kuruyoruz. Çünkü biliyoruz ki bir
milletin geleceği, hayal kurabilen gençlerle inşa edilir. Türkiye Yüzyılı, bu
hayalleri gerçeğe dönüştürme yüzyılı olacak.
Kutlu olsun 19 Mayıs!
Kutlu olsun, bu ülkenin umudu olan biz gençlerin bayramı!