14 Ağustos 2025 Perşembe

KİMİ GİDİŞLER

 

“Kimi gidişler, sadece bir çocuğun değil, bir neslin yitip gidişidir…”

1. Taş Duvarların Ardında

Halkalı Baytar Mektebi’nin taş duvarları, sabah güneşinin sıcaklığıyla ısınmaya başlamıştı. Ancak revirde hâlâ geceden kalma bir sessizlik vardı.
Yatağında yorgun gözlerle tavana bakan Ziya, okulun en sessiz öğrencisiydi. Çok konuşmaz, çok gülmezdi. Yalnızca gözleri hep bir şeyler anlatmak isterdi. Son zamanlarda öksürüğü artmış, rengi iyice solmuştu. Koridorlarda fısıldaşmalar başlamıştı: “Ziya hasta…”

2. Karar Odası

Doktor Şevket Bey, müdürle konuşuyordu.
— “Çocuğun durumu ciddi. Verem olabilir.”
— “Ne yapalım?”
— “Burada kalırsa diğer çocuklara da bulaşır. Göndermek gerek.”
Müdür suskundu. Onu göndermek, onu ölüme göndermek demek diye düşündü, ama söyleyemedi.

3. Kırık Cümleler

Ziya’ya “hava değişimi” tavsiyesi iletildiğinde sessizce gülümsedi.
— “Üç buçuk yıl boyunca bu okulda büyüdüm. Şimdi mezuniyete üç gün kala beni gönderiyorsunuz… Onu bile çok gördünüz, öyle mi?”
Kimse cevap veremedi.

4. Sessiz Veda

Ertesi sabah bir payton avluya yanaştı. Ziya, iki arkadaşının yardımıyla bindi. Başını son kez okul binasına çevirdi ve fısıldadı:
— “Ben burada kalmak istemedim… Ama gitmek de istemiyorum.”
Payton yavaşça uzaklaştı. Ardında rüzgârla savrulan bir mendil ve taşlara sinmiş bir sessizlik kaldı.

5. Ardından

O gün yalnızca Ziya gitmedi.
O gün, bir toplumun vicdanı da uzaklaştı o taş duvarlardan.
Ve kim bilir… Belki bir çocuğun adı unutuldu, ama paytonun sesi hâlâ yankılanıyor:
“Ziya gitmedi sadece… Biz biraz daha sustuk o gün.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder