6 Haziran 2025 Cuma

KURBAN BAYRAMI

 BİZ AİLEDEN BÖYLE GÖRDÜK

‘Kurban Bayramı ve Paylaşmanın Gücü’

Bayramlar… Kalplerimizi bir araya getiren, yıllardır süregelen güzel hatıraların nesilden nesile aktarıldığı özel günlerdir. Bayram sabahı erkenden kalkmanın, büyüklerin ellerini öpmenin, sofraların bereketlenmesinin, evlerin neşeyle dolmasının sadece bir gelenek olmadığını biz ailemizden böyle gördük.

Bayram demek, sevgiyi paylaşmak demek. Küçükken bayramları şekerler ve yeni kıyafetler için beklerdik, değil mi? Ama büyüdükçe anlıyoruz ki bayramın asıl güzelliği, kalplerimizi birbirine yakınlaştırması, gönlümüzü temizlemesi ve iyiliği çoğaltmasıdır.

Kurban Bayramı, sadece bir tatil günü değil; bizi birlik olmaya, paylaşmaya ve hatırlamaya çağıran kutsal bir zaman dilimi.

Bayramın Kalpten Gelen Anlamı

Kurban Bayramı Hz. İbrahim’in (as) teslimiyetini ve Allah’a olan sonsuz güvenini bizlere hatırlatır. Hz. İbrahim (as), rüyasında oğlu İsmail’i kurban etmesi gerektiğini gördüğünde, tereddüt etmeden emre uymaya hazırlanmıştı. Ancak Allah, onun samimiyetini ve inancını gördü ve ona büyük bir müjde verdi: İsmail (as) yerine bir koç kurban edilecekti.

Bu olay, teslimiyetin, inancın ve fedakârlığın en büyük derslerinden biridir. Bazı şeyleri çok isteyebiliriz, onlara sıkı sıkıya bağlanabiliriz, ama önemli olan, Allah’ın bize sunduğu yolda yürüyebilmektir.

Kurban kesmek de bu teslimiyetin bir sembolüdür. Ailemizden böyle gördük—bazen bir şeyden vazgeçmek, onu paylaşmak, daha büyük bir iyiliğe vesile olur.

Paylaşmanın Gerçek Bereketi

Bayram sabahı kurbanlar kesildiğinde, bu sadece bir gelenek değildir. Kurban etinin ihtiyaç sahipleriyle paylaşılması, sofraların bereketlenmesi, aç bir insanın karnının doyması bayramın en derin anlamlarından biridir.

Bir düşünün… Siz sofranızda güzel bir yemek yerken, başka bir yerde yemek pişiremeyen bir aile var. İşte Kurban Bayramı bize "Senin sofran, onun da sofrası olsun" diyor.

Ailemizden böyle gördük—paylaşmak sadece bir tabak yemek vermek değil, bazen bir selam, bir tebessüm, bir sıcak söz de en büyük iyilik olabilir. Bayramın bize öğrettiği şey de tam olarak budur: Paylaşınca çoğalırız, iyilik yapınca büyürüz!

Affetmek ve Yeniden Başlamak

Biliyor musunuz, bayram yalnızca yemek ve tatlı paylaşmak değil, kalplerimizi de paylaşmak demektir.

Aile büyüklerini ziyaret ederiz, ellerini öperiz, dualarını alırız. Küslükleri geride bırakırız. Çünkü biliyoruz ki bayram, bağışlamak ve barışmak için en güzel fırsattır.

Belki geçen yıl bir arkadaşımızla tartıştık, belki bir akrabamızla kırgınız. İşte bu bayram, tüm kırgınlıkları unutmak ve affetmenin gücünü hissetmek için bir fırsat.

Ailemizden böyle gördük—insan ilişkileri sevgiyle yoğrulursa, ne küslük kalır ne de hüzün. Bayram bize "Barış, sevgiyi çoğalt ve yeniden başla!" diyor.

Gelecek Nesillere Miras

Bugün bizler, bayramın bu mirasını yaşatıyor ve geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızı bu kültürle büyütmenin gururunu yaşıyoruz.

Öğrendiğimiz her değer, yaptığımız her iyilik, geleceğe bıraktığımız bir ışık değil mi?

Kurban Bayramı, bizlere merhameti, sevgiyi, affı, paylaşımı, birlik ve beraberliği hatırlatıyor. Ailemizden böyle gördük—bayram, sadece bir gelenek değil, kalpten gelen bir kıymettir.

Ve o yüzden, bu bayram da ellerimizi açıp dua ederken, sofralarımızı paylaşırken, sevgimizi çoğaltırken güzel bir hatıra bırakmayı unutmayalım.

Herkese bereketli, huzurlu ve kalpten gelen iyilikle dolu bir bayram diliyorum!

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder