SESSİZ LİMANLARIMIZ
Kitaplar:
Hiç kendinizi çok yorgun hissettiğiniz, sanki dünya üzerinize
geliyor gibi düşündüğünüz oldu mu? Hayat bazen büyük bir okyanus gibi
görünüyor: dalgalı, belirsiz ve bazen de ürkütücü. İşte tam o anlarda bir
limana ihtiyaç duyuyoruz. Sakin, güvenli bir limana... Cemil Meriç’in “Kitaplar birer limandır” sözü, bu
yüzden o kadar anlamlı ki. Çünkü kitaplar, yorgun ruhlar için sessiz birer
sığınak.
Kitaplara sığındığımda hep aynı şeyi hissediyorum: Bir huzur,
bir dinginlik… Belki de bu yüzden, her kitap benim için yeni bir yolculuk. Kim
bilir, belki bir roman kahramanının gözünden dünyayı görürüm; belki bir şiirin
içinde, kendi içimde kaybolurum. Kitapların sunduğu bu çeşitlilik, hayatın
karmaşasına karşı en güzel cevap değil mi? Çünkü onlar, hem öğretir hem de hissettirir.
Ama kitaplar sadece bir kaçış değildir. Bazen beni hiç
ummadığım bir soruyla baş başa bırakır. Mesela, “Ben kimim?” diye düşündüğümde, kitaplar bir ayna gibi karşıma
çıkar. Bu sorunun cevabını, bazen bir hikâyede, bazen de tarihin tozlu sayfalarında
bulurum. Türkiye Yüzyılı Maarif Eğitim Modeli’nin de asıl amacı bu değil mi?
Genç bireyleri kendi kimliklerini keşfetmeye, düşünmeye ve medeniyetlerinin
değerleriyle buluşmaya davet etmek. Kitaplar da bu yolculuğun en sadık
rehberleri.
Bir düşünün: Yunus Emre’nin dizelerini okurken sevginin
gücünü hissetmek, Mevlânâ’yla birlikte hoşgörüyü anlamak… Ya da Akif’in
mısralarında bağımsızlık mücadelesinin ne demek olduğunu iliklerinize kadar
yaşamak. Bu kitaplar, sadece geçmişten gelen hikâyeler değil; aynı zamanda
geleceğimizi inşa eden değerlerimiz. Türkiye Yüzyılı, işte bu mirasın üzerine
yükseliyor.
Kitaplar bize hayal kurmayı da öğretir. Bir roman okurken,
zihnimde yeni dünyalar kurarım. Bazen bir köyde yoksul bir çocuğun umutlarını
görürüm, bazen uzak bir gezegende maceraya atılırım. Hayal gücüm, kitapların
sayfaları arasında özgürleşir. Türkiye Yüzyılı Maarif Eğitim Modeli’nin
bireyleri yaratıcı düşünceye teşvik etmesi tam da bu yüzden çok kıymetli. Çünkü
hayal kuran bir birey, geleceği inşa etmenin ilk adımını atmıştır.
Bir kitap okuduğunuzda, aslında sadece o kitabı değil,
kendinizi de okursunuz. Belki daha önce fark etmediğiniz bir duygunuzu
keşfedersiniz. Belki de hiç düşünmediğiniz bir soruyla yüzleşirsiniz. Kitaplar,
sizi kendinize döndüren bir yolculuğa çıkarır. Ve bu yolculuk, sizi daha güçlü
bir insan yapar.
Sonuç olarak, Cemil Meriç’in dediği gibi kitaplar gerçekten birer limandır. Ama bu limanlar sadece dinlenmek için değil; aynı zamanda yeni yolculuklara çıkmak için vardır. Türkiye Yüzyılı’nın genç bireyleri, bu limanlarda hem geçmişin bilgeliğini hem de geleceğin umutlarını bulacak. Kitaplar sayesinde, kim olduğumuzu anlayacak, neye inandığımızı sorgulayacak ve daha aydınlık bir gelecek için adım atacağız.
Unutmayın, her kitap bir dünyadır. Her dünya, yeni bir liman.
Ve her liman, hayatta yeniden yola çıkabilmek için bir fırsat…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder