17 Aralık 2024 Salı

KÜÇÜK BİR DAVRANIŞ, BÜYÜK BİR MUTLULUK

KÜÇÜK BİR DAVRANIŞ, BÜYÜK BİR MUTLULUK 

Acem Asaf YILDIRIM

İkramda Bulunmak…

Bir arkadaşınız size çantasından bir parça çikolata uzattığında nasıl mutlu oluyorsunuz, değil mi? Ya da anneniz komşuya bir tabak tatlı hazırladığında, komşunun sevincini görüp içinizin nasıl huzurla dolduğunu düşünün. İşte bu küçük ama etkili davranışın adı ikramdır. İkramda bulunmak, aslında sadece bir şeyler vermek değil; kalbimizdeki sevgi ve cömertliği başkalarıyla paylaşmaktır. 

İkram, bizim kültürümüzde önemli bir yere sahiptir. Misafirperverlik, paylaşmak ve başkalarına değer vermek, nesiller boyunca hayatımızın bir parçası olmuştur. Dedelerimiz ve ninelerimiz, gelen misafirlere en güzel yemeklerini sunar, "Tanrı misafiri" diyerek kapılarını açarlardı. Çünkü ikram, insana saygının ve sevginin bir ifadesidir. İkramda bulunmak, sadece misafirperverlik değil, aynı zamanda insanları mutlu etmenin en güzel yollarından biridir. 

Düşünelim: Bir sınıf arkadaşımıza öğle yemeğinde beslenmemizden bir parça uzattığımızda ya da bir kalemini unuttuğunda ona ödünç bir kalem verdiğimizde ne hissederiz? İçimizde sıcak bir mutluluk oluşur. Çünkü ikramda bulunmak, sadece karşımızdaki kişiyi değil, bizi de mutlu eder. Paylaştıkça büyüyen bu mutluluk, toplumu daha güçlü ve daha sevgi dolu hale getirir. 

İkram, sadece maddi bir şeyler sunmakla sınırlı değildir. Bazen bir gülümseme, bazen içten bir selam da bir ikramdır. Sokakta yürürken yaşlı birinin ağır torbalarını taşımaya yardım etmek, bir arkadaşımıza zorlandığı bir derste destek olmak ya da yolda bulduğumuz bir kayıp eşyayı sahibine ulaştırmak… Bunların hepsi, ikramın farklı yüzleridir. Çünkü ikramda bulunmak, insanın içindeki iyiliği ve güzelliği dışarıya yansıtmasıdır. 

Peki, ikramda bulunmayı nasıl alışkanlık haline getirebiliriz? Öncelikle paylaşmayı sevmeliyiz. Evimizdeki bir tabağı komşumuzla paylaşmak, bayramlarda ya da özel günlerde arkadaşlarımıza küçük hediyeler vermek bizi daha cömert biri yapar. İkram, küçük şeylerle başlar ama zamanla büyük mutluluklara dönüşür. 

Bir gün arkadaşınız size, “Teşekkür ederim, senin sayende çok mutlu oldum,” derse ne hissedersiniz? İşte o an, ikramda bulunmanın ne kadar değerli olduğunu anlarsınız. Paylaşmak, bizi daha iyi bir insan yapar ve toplumdaki sevgi bağlarını güçlendirir. Unutmayalım, ikramda bulunmak sadece başkalarını mutlu etmek değildir; aynı zamanda kendi iç dünyamızda da bir iyilik tohumu filizlendirmektir. 

Sonuç olarak, ikramda bulunmak küçük bir davranış gibi görünse de hayatımızda büyük mutluluklar oluşturur. Paylaşmayı seven, cömert ve misafirperver insanlar, hem kendilerini hem de çevrelerini güzelleştirir. Küçücük bir çikolata parçası bile bazen kocaman bir gülümsemeye dönüşebilir. O yüzden her zaman paylaşmayı sevelim, ikramda bulunalım ve hayatı güzelleştirelim. Çünkü mutluluk, paylaştıkça çoğalan bir hazinedir. 

  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder